Mal sigortası kavram olarak para ile ölçülebilen, maddî nitelik taşıyan her türlü malvarlığı değeri üzerindeki menfaatlere yönelik bütün rizikoları kapsar. Bu nedenle, yangın, nakliyat, kasko, makine kırılma ve montaj, tarım, inşaat, cam kırılması ve hırsızlık gibi sigorta branşları, mal sigortası başlığı altında toplanır. Deprem, sel ve su baskını, fırtına, grev-lokavt, halk hareketleri, terör, kötü niyetli hareketler, toprak kayması, uçak ve araç çarpması, duman, kar ağırlığı gibi rizikolar, yangın sigortası ile birlikte güvence altına alınır. Buna karşılık, malî sorumluluk ve can sigortaları, konusu itibarıyla mal sigortalarından ayrı bir grupta yer alır.
Uygulamada sıkça görülen mal sigortası türleri şu şekilde sıralanabilir:
* Yangın Sigortası
* Taşıma (Nakliyat) Sigortası
* Tarım Sigortası
* Hırsızlık Sigortası
* Kasko Sigortası
* Makine Kırılma ve Montaj Sigortası
* inşaat Sigortası
* Cam Kırılması Sigortası
* Alacak Sigortalan
II. YANGIN SİGORTASI
İnsanlar, her zaman çeşitli tehlikelere maruz kalmışlardır. Bu tehlikelerden en eskisi ve belki de en önemlisi, her hâlde ateşin bulunmasıyla başlayan yangındır. Gerçekten, ateşin denetim altına alınamaması sonucunda tarih boyunca çok sayıda yangın meydana gelmiş ve bu yangınlar, büyük oranda can ve mal kaybına neden olmuştur. Dolayısıyla, kişiler her devirde kendilerini yangın rizikosuna karşı sigorta güvencesi altına alma ihtiyacı hissetmişlerdir. Nitekim ülkemizde de sigorta şirketlerinin kurulmasına neden olan olay, Beyoğlu’nda meydana gelmiş olan büyük yangındır.
1. Yangın Kavramı ve Türleri
Yangın sigortalarında güvence altına alman riziko, yangındır. Yangın olayı ateşten kaynaklanır. Ancak evimizde ateşi denetim altında tutan fırın, ocak, soba veya mangal gibi cihazlarda meydana gelen yanma olayı, “dost ateş”tir. Buna karşılık, hangi nedenle olursa olsun kendisine ayrılan yerin dışına çıkarak çevresine zarar vermek üzere yayılan ateşe “yangın” veya “zararlı ateş” adı verilir. Sigorta, bu zararlı ateşten meydana gelen zararları güvence altına alır; dost ateş ise sigorta kapsamı dışında kalır1.
Yangın kavramını açıklayabilmek için öncelikle yanmanın ne olduğunu belirlemek gerekir. Yanma, yanıcı bir madde ile yanmayı sağlayan bir madde arasındaki kimyasal reaksiyondur. Bu tanımda yer alan yanıcı maddeler, doğada çok miktarda bulunan organik maddelerdir. Yanmayı sağlayan unsur oksijen olup kimyasal reaksiyon ise ısıdır. Bu unsurlardan herhangi birinin eksik olması hâlinde yanma olayı meydana gelmez. Yanıcı madde, yanma ısısına ulaşıncaya kadar ısınır, bu dereceye gelince yanıcı madde tutuşarak yanmaya başlar. Her maddenin yanma ısısı birbirinden farklıdır. Örneğin, beyaz fosfor 30 C’de yanmaya başlarken kırmızı fosforun yanma ısısı 60 C’dir. Bu nedenle, aynı ortamdaki maddelerden bazıları yandığı hâlde diğerleri yanmayabilecektir.
Yangın sigortası kapsamında bir yanma olayından bahsedebilmek için ortada zarar verici bir alevin bulunması ve kendisine tahsis edilmiş olan yerin dışına yayılması gereklidir. Bu nedenle, alevin bulunmadığı yerde yangından söz edilemez. Örneğin, elektrik kontağı sonucunda evdeki bilgisayar hasara uğramışsa bu zarar yangın teminatı kapsamına girmeyecektir. Aynı şekilde, ateş yakılan bir yere herhangi bir şeyin atılması veya düşmesi hâllerinde zarar, yangın sonucunda meydana gelmemiştir. Bunun gibi bir cihazın, ateş yanan yere fazla yakınlığı veya bulunduğu yerdeki hararetin fazla olması sonucunda zarar görmesi hâlinde de yangın rizikosu gerçekleşmiş olmaz.
Yangın kapsamına girmeyen olaylar şu şekilde sıralanabilir: Sigortalı malın;
- İşlenmek veya başka bir amaçla ateşe tutulması
- Ateşe düşürülmesi veya atılması
- Yakıcı maddelere yakın olması nedeniyle alev
almaksızın kavrulması veya yanması
- Isıtma, aydınlatma, ütüleme aletleri ile lâmba, mum,
sigara ve benzeri nesnelere teması
- Aşın hararet, su eksikliği veya buhar kazanının
patlaması
- Elektrikli cihazların kısa devre, topraklama veya
voltaj düşüklüğü nedeniyle hasar görmesi
- Maden kömürlerinin kendiliğinden alev alması
2. Riziko
Yangın sigortalarında güvence altına alman riziko, sigortalıya ait taşınır veya taşınmaz mallar ile bunların içinde bulunan eşyanın yanma tehlikesidir. Sigorta sözleşmesinde sigortacı, rizikonun gerçekleşmesi sonucunda sigortalı mallarda meydana gelen hasarları karşılamayı taahhüt eder. Yangın sigortasında kural olarak yangın olayı sonucunda doğrudan doğruya meydana gelen hasarlar güvence altına alınır. Sigorta sözleşmesi veya sigorta genel şartlan ile dolaylı hasarların da sigorta kapsamına alınması mümkündür .
Teminatın Kapsamı: Yangın Sigortası Genel Şartları’na bakıldığında, bu sigorta ile yangının, yıldırımın, infilakın veya yangın ve infilak sonucu meydana gelen duman, buhar ve hararetin sigortalı mallarda doğrudan neden olacağı maddi zararların teminat altına alındığı görülmektedir (Genel şartlar m.A.l). Buna göre, yangın, yıldınm veya infilak sonucunda sigorta konusu mallar zarar görmüş veya yangın ve infilak sonucu meydana gelen duman, buhar ve hararet sigortalı mallarda zarara sebebiyet vermişse, sigortacı tazminat ödemek zorundadır. Buna karşılık, “yangın çıkmaksızın sigortalı eşyanın kendi ayıbından, kendiliğinden kızışmasından, fermantasyondan veya bünyesinde meydana gelen değişiklik ve kavrulmalardan doğan hasarlarım sigorta teminatı dışında olduğu hükme bağlanmıştır. Aynı şekilde, genel şartlara göre yangın olayı, herhangi bir patlama (infilâk) sonucunda meydana gelmişse sigorta kapsamına girmez. Buna karşılık, yangın patlamaya neden olmuşsa meydana gelen hasarın ödenmesi gerekir. Ev ihtiyaçlan için kullanılan her türlü aydınlatma, ısıtma ve mutfak araç ve gereçlerinin infilâkı da sigorta kapsamındadır. Örneğin, elektrik kontağı sonucunda yangın meydana gelmişse, sigorta şirketi tazminat ödemek zorundadır.
Teminat Dışı Kalan Hâller: Yangın Sigortası Genel Şartlarının 4. maddesine göre aşağıdaki hâller sigorta teminatı dışında kalmaktadır (Genel şartlar m.A.4):
1- Savaş, her türlü savaş olayları, istila, yabancı düşman hareketleri, çarpışma (Savaş ilan edilmiş olsun olmasın), iç savaş, ihtilal, isyan, ayaklanma ve bunların gerektirdiği inzibati ve askeri hareketler nedeniyle meydana gelen bütün zararlar.
2- Herhangi bir nükleer yakıttan veya nükleer yakıtın yanması sonucu nükleer artıklardan veya bunlara atfedilen sebeplerden meydana gelen iyonlayıcı radyasyonların veya radyo-aktivite bulaşmalarının ve bunların gerektirdiği askeri ve inzibati tedbirlerin sebep olduğu bütün zararlar. (Bu bentte geçen yanma deyimi kendi kendini idame ettiren herhangi bir nükleer ayrışım olayını da kapsar.)
3- Kamu otoritesi tarafından sigortalı şeyler üzerinde yapılacak tasarruflar sebebiyle meydana gelen bütün zararlar.
4- Yangın çıkarmaksızın; sigortalı şeylerin kendi ayıplarından, mayalanmalarından, kavrulmalarından veya bünyelerinde meydana gelen bozulmalar ile kavrulmalar nedeniyle uğradıkları zararlar.
5- Yangın çıkarmaksızm; sigortalı şeylerin işlenmek için veya başka faydalı bir maksatla ateşe veya sıcaklığa tutulmasından, ocak veya bunun gibi ateş bulunan bir yere düşmesinden veya atılmasından veya elbise, çamaşır ve diğer eşya yanıklığı gibi alev almaksızın kavrulma veya yanmasından veya ısıtma, aydınlatma, ütüleme aletleri ile lamba, mum, sigara ve bunların benzerlerine temasından doğan zararlar.
6- Yangın çıkarmaksızm; elektrikle çalışan her türlü motor, elektrik veya elektronik alet, cihaz, tesisat ve kordonlarının elektrik cereyanına bağlı bulunduklan sırada bu cereyan yüzünden kısa devre, topraklama, voltaj iniş çıkışları ve bu yüzden ısınma ve endüksiyon cereyanı gibi nedenlerle uğrayacaktan zararlar.
7- Alçak basınç sebebiyle kapların içeri doğru çökmesi, yırtılması ve sair şekilde deformasyonu, yıpranması ile santrifüj kuvvetler ve mekanik olaylar nedeniyle sigortalı cihaz ve motorlarda meydana gelen bütün zararlar.
Öte yandan, sigorta ettirenin kasten çıkarmış olduğu veya kasten çıkarılmasına suç ortaklığı yaptığı bir yangından doğan zararlar da tazmin edilmez. Bu nedenle, sigorta ettirenin, yangın dolayısıyla sigortacıdan tazminat isteyebilmesi için yangını kasten çıkarmadığına ilişkin olarak savcılıktan takipsizlik kararı alması gereklidir. Buna karşılık, yangın olayının üçüncü kişilerin kasıtlı hareketi sonucunda meydana gelmiş olması ek teminat olarak sigorta güvencesi altına alınabilir.
Bu noktada hemen belirtelim ki, sigorta şirketinin tazminat ödeme yükümlülüğünün doğabilmesi için, yangın olayının sigorta konusu binada çıkmış olmasına gerek yoktur. Örneğin, yan binada meydana gelen yangının sigorta konusu binaya sirayet ederek hasara neden olması hâlinde de sigorta şirketi tazminat ödemek zorunda kalabilir. Nitekim Yargıtay bir kararında sigorta konusu işyerinin yanındaki işyerinde meydana gelen yangının sıçraması sonucunda tazminat ödeyen sigorta şirketinin yangının çıktığı işyeri sahibine karşı halefiyet hakkına dayalı olarak dava açabileceğini hükme bağlamıştır5.
Son olarak, yangın sigortasında, rizikonun gerçekleşmesine rağmen tazminatı geç ödeyen sigorta şirketinden tazminat ve temerrüt faizinden başka munzam zarar istenilmesi de mümkündür
Yangın sigortalarında, sigorta sözleşmesinin konusunu her türlü mal oluşturur. Ev, işyeri, fabrika, dükkân, büro, okul, hastane gibi binaların yanı sıra otomobil, kamyon, gemi, depo veya dükkândaki mallar, tablolar, mobilya ve ev eşyası da tek başına veya birlikte sigorta edilebilir. Bir taşınmazın yangına karşı sigorta edilmesi hâlinde bu taşınmaz ile birlikte, garaj, asansör, hamam, mutfak, ahır ve çamaşırlık gibi eklentiler de sigorta kapsamına girer (Genel Şartlar m.2.1).
Yangın sigortasının konusunu taşınmaz veya taşımr mallar oluşturur. Taşınmaz mallarda, aksine sözleşme yoksa; binaların dışındaki bahçıvan evi, garaj, su deposu, kömürlük gibi eklentiler ile binaların içlerinde veya üzerlerinde bulunan her çeşit sabit tesisat, asansör ve yürüyen merdivenler, yıldmmlık, televizyon anteni gibi binayı tamamlayan şeyler ile temeller ve istinat duvarlan sigorta bedelinin kapsamı içindedir. Buna karşılık, bahçe ve çevre duvarlan, nhtımlar, teraslar, iskeleler, çeşmeler, bina dışındaki heykeller, sarnıç ve havuzlar gibi şeyler ancak poliçede belirtilmeleri kaydıyla sigorta bedelinin kapsamı içindedir. Taşınır mallarda ise, sigortalı yerlerde bulunan; sigortalı şeyler nitelikleri bakımından madde veya gruplara aynlmış ise bu madde ve gruplardan herhangi birinin içine giren, sigortalı şeylerin hepsi için tek bir sigorta bedeli öngörülmüş ise bu bedele ilişkin tanım içine giren her şey, poliçede aynca belirtilmiş olsun olmasın, ikame veya yeni satın alma dolayısıyla sonradan girmiş bulunsa dahi sigorta kapsamı içindedir. Öte yandan aksine sözleşme yoksa, yalnız sigorta ettirene ve kendisiyle birlikte oturan aile bireyleri veya birlikte yaşadığı kişiler ve çalışanlarına ait şeyler de sigorta kapsamı içindedir.
4. Prim
Yangın sigortalarında prim hesaplanırken öncelikle, sigorta konusu binanın kullanılış şekline bakılır. Buna göre sivil rizikolar ile ticarî ve sınaî rizikolar birbirinden ayrılır. Sivil rizikoların kapsamına, konutlar ile konutlarda yer alan malzemeler girer. Bunun dışında, kamu kuruluşları veya belediyelere ait olan ve sadece büro olarak kullanılan yerler (vergi dairesi, valilik binası, okullar vb.) ile ibadet yerleri (cami, kilise vb.), sivil tarifeye göre fiyatlandınlır. Ticarî ve sınaî rizikolar ise içinde ticarî veya sınaî faaliyet yürütülen her türlü yeri kapsar. Dolayısıyla, bir marangozhaneden eczaneye, bankadan tiyatroya, fabrikadan süper markete kadar tüm işyerleri ve bürolar, ticarî ve sınaî rizikolar içinde yer alır.
Ticarethanelerde bulunan mallar, yangın sigortası açısından birbirinden tamamen farklı özellik gösterebilir. Bu nedenle, sigorta şirketleri, her işletme için aynı tarifeyi uygulayamazlar. Sigorta konusu binadaki malların çeşitliliği ve oluşturduğu farklı tehlikeler nedeniyle yangın sigortası yapılırken tarifede yazılı olan fiyata ilâve fiyat uygulanması gündeme gelebilir. Bu şekilde tespit edilen prime “sürprim” adı verilir. Sürprim, ticarî ve sınaî işletmelerin yanı sıra konutlarda da istenebilir. Örneğin, bir evde bulunan mücevherat, antika eşyalar, tablolar vb. sanat eserinin değeri, toplam eşya bedelinin %20’sini aşarsa bu oranın üzerindeki kısma % 0,072 oranında sürprim uygulanır. Aynı şekilde, sigorta konusu adî kâgir (yarı beton) bir binanın bitişiğinde ahşap bir binanın olması farklı bir fiyat uygulanmasına neden olur. Bu durumda toplam bedelin üzerine % 0,018 oranında bitişiklik zammı uygulanır.
5. Poliçe
Yangın sigortası için düzenlenen poliçelerde, daha önce açıkladığımız hususların yanı sıra sigortalanan binanın bulunduğu yer, yapı şekli ve kullanma biçimi de yazılır.
Gerçekten, akaryakıt istasyonu yanındaki bir bina, ahşap bir yapı, fırın, lokanta, büfe veya kuru temizleme dükkânlarındaki eşyanın yangın rizikosu bakımından riskli olduğu açıktır. Bu nedenle, sigorta ettiren, yangın sigortası için önem taşıyan bütün bilgileri sözleşme yapılırken sigortacıya vermeli ve bu bilgiler yangın poliçesine yazılmalıdır.
Uygulamada klâsik nitelikteki yangın poliçesinin yanı sıra bazı özel şekilli yangın poliçeleri de geliştirilmiştir. Toplum hayatındaki sürekli değişim, beraberinde yenilikleri getirmiş, bu yeniliklerden yeni ihtiyaçlar doğmuştur. Tek tip (sabit) yangın poliçesi ile bu ihtiyaçlan karşılamak olanaksızdır. Dolayısıyla, artan talebe göre yeni poliçe çeşitleri oluşturmak gereklidir. Uygulamada geliştirilmiş olan özel şekilli yangın poliçeleri şunlardır:
a) Abonman Poliçeleri
Bazı işletmelerde mevcut stokların kısa sürelerde artan ve eksilen bir durum göstermesi, sigorta ettireni zor durumda bırakır. Sigortalı mal değerinin sürekli değişmesi nedeniyle hasar anında, menfaat değeri altında sigorta veya aşkın sigorta söz konusu olur. Mal sigortalarında, sigorta bedelinin sigorta değerine eşit olması ilkesi geçerli olduğundan stok miktarının sürekli değişim gösterdiği işletmelerde yangın sigortası yapmak bir sorun olacaktır. Sigorta ettiren, en fazla mal miktarı üzerinden sigorta yaptırsa her zaman bu kadar malı olmayacağından boşa para ödeyecektir. Ortalama miktan dikkate alsa riziko anındaki mal miktarı ortalamanın üzerinde ise sigorta güvencesinden yeterince yararlanamayacaktır. İşte, abonman poliçeleri, bu tür işletmeler için geliştirilen bir yangın poliçesi çeşididir. Buna göre sigorta süresi içindeki azamî stok miktarı üzerinden bir abonman poliçesi düzenlenir. Sigorta ettiren, ilk sigorta bedelinin %40’ı oranmda prim öder. Daha sonra sigorta ettiren, stok mal miktarındaki değişiklikleri belirli aralıklarla sigortacıya bildirir. Bu bildirimlere göre üç ayda bir
ortalama stok zeyilnamesi düzenlenerek fazlaya ilişkin prim sigorta ettirenden tahsil edilir.