15 Aralık 2024, Pazar
Yeni Yazılar

Mütemevviç Sigorta Poliçeleri

Sigorta konusu yer ve sigorta bedeli bakımından birbirinden ayrılması olanaksız olan mallara ilişkin yangın rizikolarının tek poliçede toplanmasıdır. Aynı bina içindeki değişik fiyatlara tâbi olan mallar ile değişik tarife sınıflarına dâhil olan çeşitli binalara dağılmış mallar için bu sigorta şekli kullanılabilir. Örneğin, bir fabrikada üretilen kumaşlar 10 ayrı boyahaneye gönderilmektedir. Genel olarak toplam tutar belirli olduğu hâlde her boyahanede ne kadar kumaş bulunacağı önceden bilinmediğinden ayrı ayrı sigorta yaptırmak mümkün değildir. Bu durumda tüm boyahanelerdeki kumaşlar genel sigorta bedeli üzerinden tek poliçede sigortalanır.

Mütemevviç sigortada, tüm mallar yangın rizikosu bakımından en riskli olan yerdeki mallara göre fıyatlandınlır. Örneğin, söz konusu 10 boyahaneden 9’u tam kâgir bina iken biri adî kâgir ise tümü için adî kâgir bina tarifesine göre değerlendirilir.

b)Ayarlama Klozlu Poliçeler

Ülkemizde, sürekli enflasyon nedeniyle malların değerinde bir artış olmakta ve bu artışlar sigorta konusu mallara da yansımaktadır. Sigorta süresi içindeki değer artışları                                                                                                         I

nedeniyle bir malın sözleşmenin yapıldığı tarihteki değeri ile rizikonun gerçekleştiği andaki değeri farklı olmakta ve sanki menfaat değeri altında sigorta yapılmış gibi bir durum ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle, sigortalı malların sigorta süresi içindeki değer artışlarının poliçeye aktarılması ve sigorta güvencesi altına alınması gereklidir. Uygulamada, bu amaçla,                                                                                                         I

sigorta konusu malların değerinin dövize veya katsayıya endekslenmesi suretiyle ayarlama klozlu poliçeler kullanılmaktadır. Bu yöntemde, bina, ev eşyası ve makine gibi

 

malların sözleşmenin yapıldığı andaki Amerikan Doları veya Euro cinsinden değeri hesaplanır ve belirli aralıklarla döviz kuruyla çarpılarak yeni sigorta değeri bulunur. Katsayı uygulamalı poliçelerde ise enflasyonun oranları dikkate alınarak, sigorta değeri, belirli aralıklarla bu oranda yükseltilmektedir. Ayarlama klozlu poliçelerde, artış sonunda tespit edilen yeni bedele uygulanan primin yarısı alınır.

c)   İlk Ateş Sigorta Poliçeleri

İlk ateş sigortalan, tümüyle hasar görmeyecek rizikolarda hasar görmesi mümkün olan sınıra kadar teminat verilmesidir. Bu sigortalarda, sigorta konusu malın değeri değil de riziko gerçekleştiği takdirde uğrayabileceği azamî zarar miktan, ilk ateş tavanı olarak kabul edilir ve bu değer üzerinden sigorta yapılır.

d)Yeni Değer Klozlu Poliçeler

Sanayi tesisleri, binalar, makine ve ev eşyalan için ödenecek tazminatta, bu malların eskime ve yıpranma payları dikkate alınır. Örneğin, tamamen yanmış olan bir mobilya takımının piyasa fiyatlarına göre yeniden satın alınabilmesi için gerekli para miktan, sigorta şirketince ödenen tazminattan daha fazla olur. Çünkü sigorta tazminatı hesaplanırken belirli bir oranda eskime ve yıpranma payı düşülür. Yeni değer klozlu poliçelerde, sigorta konusu malın kendi değeri değil de sözleşme anındaki yenisinin değeri sigorta bedeli olarak kabul edilir7. Böylece, sigortalının riziko sonucu meydana gelen zararı karşılanmış olur.

6. Ek Teminatlar

Yangın sigortalarında güvence altına alman temel riziko yangındır. Ancak uygulamada, yangın poliçelerine bu riziko ile

7 Bkz. Kubilay, H.; Yeni Değer Sigortası, Ankara 1994.

190

birlikte deprem, sel, su baskını, toprak kayması gibi bazı ek teminatlar da konulmaktadır. Yangın sigortasına ilişkin açıklamalarımızı bitirmeden önce, yangın poliçelerinde yer alan ek teminatlar hakkında bilgi vermekte yarar vardır.

a) Deprem

Depremler, yer kabuğunun anî hareketi ve sarsıntısı sonucunda oluşur. Bir depremden etkilenen bölgenin genişliği depremin oluş nedenine göre değişmektedir. Depremler, oluş nedenlerine göre çöküntü depremleri, volkanik depremler ve tektonik depremler olmak üzere üç gruba ayrılır. Depremler, bu nedenlere bağlı olarak meydana geldiği hâlde asıl zarara neden olan, deprem bölgesindeki zemin yapısı ve yapılaşma şeklidir. Gerçekten, yer kabuğunun gevşek ve sulu topraklı kısımları, alüvyon alanları, enkaz hâlindeki topraklar ve sonradan dolma yerler gibi çürük zeminlerde meydana gelen deprem hasan daha fazla olmaktadır. Ayrıca zemin yapısına dikkat etmeden yapılan yüksek bina ve tesisler, depremden en fazla hasar görecek yerler olacaktır. Deprem bölgesinde yer alan bir yerde yapılacak binalarda hiç olmazsa depreme dayanıklı malzeme kullanılması bu zaran en aza indirebilecektir. Bu tür yapılaşmanın en güzel örneğini Japonya’da görmek mümkündür. Deprem bölgesinde bulunan bu ülkede yüksek şiddetli olarak sürekli deprem meydana geldiği hâlde çok az hasar oluşmaktadır. Bir diğer örnek, 1998 yılında Adana’da meydana gelen depremde görülmüştür. Gerçekten, çürük zemin üzerine yapılaşmanın yoğun olduğu Ceyhan ve Yüreğir ilçelerindeki binalar büyük hasara uğradığı hâlde sağlam zemine daha dayanıklı malzeme ile yapılmış binaların bulunduğu Seyhan ilçesinde hasar yok denecek kadar az olmuştur.

Ülkemizin deprem kuşağında olması nedeniyle yangm poliçelerinde ek teminat olarak depremler de yer alabilmektedir. Ayrıca, 587 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile 2000 yılından itibaren binalara deprem sigortası yaptırma

yükümlülüğü de getirilmiştir8. Hiç kuşkusuz, deprem rizikolarının yangın sigortası kapsamına girebilmesi için sigorta sözleşmesi ve poliçelerde açıkça hükme bağlanması gereklidir9.

b)   Su Baskını

Su baskını iki nedenden kaynaklanır. Birinci olarak aşın yağışlar, nehir, ırmak, çay, dere ve su kanallarının taşması sonucunda oluşan seller su baskınına neden olabilir. İkinci neden, dâhili su olarak bilinen, binaların içindeki su deposu, sarnıç, su boruları, kalorifer kazanı, radyatör ve boruları veya su tesisatının patlaması, taşması, tıkanması, kırılması ya da açık unutulan musluktan akan sulardır. Bu iki grup tehlike de yangın sigortası kapsamında ek teminat olarak poliçede yer alabilir.

c)  Fırtına

Yağmur, kar, dolu ile birlikte veya tek başına fırtına sonucunda, bina, arazi, cam, otomobil, işyerleri ve evler hasar görebilir. Fırtına anında rüzgârın sürüklediği veya savurduğu şeylerin çarpması da başlı başına tehlikedir. Fırtına dolayısıyla meydana gelecek hasarlar da yangın poliçelerine ilâve edilebilen sigorta güvencelerindendir.

d)   Grev, Lokavt, Halk Hareketleri, Kötü Niyetli Hareketler

Toplum içerisinde bazen çeşitli nedenlerle toplu eylemler gerçekleşir. Bu eylemlerin birçoğunda çevreye herhangi bir hasar verilmez. Ancak bazen bu eylemler sırasında

8     Bkz. Bozer, A.; Zorunlu Deprem Sigortası, Batider, C.XXI S.l (Haziran 2001), s.243 vd.; Yongalık, A.; Zorunlu Deprem Sigortası, Batider, C.XXI S.2 (Aralık 2001), s. 151 vd.

9    Y. 11. HD. 10.12.2001, E.2001/6976, K.2001/9696; Y. 11. HD. 29.01.2001, E.2000/9400 K.2001/491; Y. 11. HD. 27.09.1999, E.

 

kargaşa meydana gelebilir veya topluluk psikolojisi içinde eyleme katılanlar çevreye zarar verebilir. Örneğin, sokakta park etmiş olan bir aracın camları kırılabilir, bu araç ateşe verilebilir veya işyerleri yağmalanabilir. Bu tür hasarların da sigorta güvencesi altına alınmasında yarar vardır. Özellikle, şehir merkezlerindeki meydanlara yakın yerdeki ev ve işyerlerinin yangın rizikosunun yanı sıra grev, lokavt, kargaşa, halk hareketleri ve kötü niyetli davranışlara karşı ek teminat yaptırmaları uygun olacaktır. Bu kapsamda, toplu eylemler sırasında doğrudan doğruya meydana gelen hasarlar ile kamu görevlilerinin, bu eylemleri durdurmak amacıyla yaptıkları müdahaleler sonucunda meydana gelen hasarlar sigorta teminatı içinde yer alır. Öte yandan bir kişinin kötü niyetli hareketi sonucunda verdiği zararlar da sigorta güvencesine dâhil edilebilir. Örneğin, bir işyerinde çalışan personelin işten çıkarılması üzerine kullandığı makineyi bozması hâlinde bu güvence devreye girer.

e)  Yer Kayması

Sigortalı binanın inşa edilmiş olduğu arsada veya bu arsanın çevresinde oluşacak yer kayması ve toprak çökmesi sigorta güvencesi ile teminat altına alınabilir. Bu durumda yer kayması nedeniyle doğrudan doğruya meydana gelen her türlü hasar sigorta kapsamına girer. Ancak bu teminat, sadece doğal yer kaymalarında geçerlidir. Dolayısıyla, binanın yanındaki arsada temel kazılması nedeniyle çökme meydana gelmesi veya müteahhidin eksik malzeme kullanmış olması ya da mühendislik hatası nedeniyle sigortalı binamn çökmesi sigorta güvencesi dışındadır.

f)   Uçak ve Araç Çarpması

Özellikle yüksek katlı binalarda ve hava alanı çevresindeki binalarda, uçak ve diğer hava taşıtlarının çarpması ve düşmesi veya bunlardan bir cisim düşmesi sonucu çeşitli hasarlar meydana gelebilir. Bu teminat fiyatlandırılırken sigorta konusu binanın hava alanına 5 km.den yakın olup olmadığına bakılır.

Hava taşıtlarının yanı sıra kara taşıtlarının çarpması sonucunda oluşabilecek hasarlar da sigorta edilebilir. Bu durum özellikle, benzin istasyonları, otopark ve garajlar ile kara yoluna yakın yerdeki binalarda gündeme gelir. Kara yoluna yakınlığı 10 metreden yüksek olan ve çevre duvarı bulunan binalarda prim tutan %50 daha düşüktür. Mesafenin 10 metreden az olması ve çevre duvarının bulunmaması, söz konusu binanın otopark veya garaj olarak kullanılıyor olması prim tutarının daha yüksek tutulmasına neden olur. Aynca benzin istasyonlan için sürprim uygulaması gündeme gelir.

g)  Duman

Bacaya bağlı ısıtma ve pişirme cihazlarının özellikle anî, normal dışı veya hatalı şekilde kullanılması nedeniyle çıkan dumanın verdiği zararlar da sigorta kapsamına alınabilir. Ocak ve şöminelerden çıkan dumanlar ile binanın dış kısmında ve açıkta bırakılmış olan mallarda oluşan hasarlar, sigorta teminatı kapsamına girmez.

h)  Kar Ağırlığı

Kar yağışının ardından çatı ve damlarda biriken karm ağırlığının etkisi ile sigorta konusu bina ve içindeki mallarda meydana gelebilecek hasarlar, yangın sigortası kapsamında ek teminat olarak poliçeye ilâve edilebilir.

Cevapla